Spor yazarları Galatasaray-Tümosan Konyaspor maçını değerlendirdi
LEVENT TÜZEMEN – SANE, TORREIRA’YI ÖRNEK ALSIN
Torreira’yı ayakta alkışlıyorum.
Uruguaylı yıldız, Konyaspor maçında G.Saray’ı adeta tek başına taşıdı. İkili çabaları kazandığı üzere daima atağa çıkıp takviye verdi, eksiksiz futbolunu jenerik olacak bir golle süsledi. G.Saray, Torreira’ya sahip olduğu için çok şanslı. Böylesine bir profesyonel kolay kolay alanlara gelmiyor. Leroy Sane bir dünya yıldızı lakin Torreira’ya bakıp biraz daha kendini oyuna vermeli ve G.Saray’a dayanak olmalı.
Zira Sane, transfer edilirken G.Saray’a önemli bir atak gücü kazandırılacağı düşünülmüştü, uçup kaçan Sane’yi şimdi göremedik. Okan hoca, Alman yıldızla görüşüp probleminin ne olduğunu öğrenmeli ve çözmeli.
G,Saray 6’da 6 yaparak kazanma alışkanlığını Süper Lig’de sürdürüyor. Gecenin yıldızlarından bir tanesi de Yunus oldu. Büyük yetenek Barış’ın hazırladığı birinci golde golü atmadan önce çok soğuk kanlı davranıp rakibine çalımı attı, İcardi’nin golünde ise kaptanına verdiği topuk pası akıl doluydu.
G.Saraylı oyuncular, bir dünya yıldızı olan İlkay’ı daha çok anlamaya çalışsınlar. İlkay, rastgele pas atmayan, aklını ayaklarıyla birleştirip oynayan bir oyuncu. İcardi’nin golü öncesi geriden attığı tek topun şiddeti harikaydı.
Barış’ın dönüşü, G.Saray’a hem uğraş gücü getirdi hem de gücünü yükseltti. Okan hocanın Singo’yu sağ beke çekip Davinson Sanchez, Abdülkerim ikilisine geçmesi, akıllı bir ataktı. Singo, süratli, çabuk ve kuvvetli bir oyuncu.
Savunmada Abdülkerim ile kusursuz anlaştılar.
ZEKİ UZUNDURUKAN – GALATASARAY KENDİSİ İLE YARIŞIYOR!
Galatasaray, Osimhen’siz de zorlanmadan takır takır kazanmaya devam ediyor.
Okan Buruk, ligimiz için o denli potansiyelli bir grup kurdu ki;
Aslanlar yüzde 50 kapasite ile oynasalar bile rakiplerini darmadağın ediyor.
Eintracht Frankfurt maçının makûs izlerini silmek için İngiliz devi Liverpool’u bekliyor Cimbom!
Diğer taraftan da ligi ne kadar önemsediğini dün bir sefer daha belgelediler.
Okan Buruk, Eintracht Frankfurt maçının 11’inde üç değişikliğe giderek Abdülkerim, Jakobs ve İcardi ile maça başladı.
Davinson Sanchez’i Liverpool maçını düşünerek kenarda tuttu.
Osimhen ve Eren Elmalı ise sakat olduğu için 21 kişilik maç takımında yer almadı.
Galatasaray; Rams Park’ın sarıkırmızılı bir çiçek bahçesini andıran harika atmosferinde maça tahrip gücü yüksek bir futbolla başladı.
Konyaspor, sarı kırmızılıların bu baskısına 23 dakika direnebildi.
Galatasaray’ın birinci golüne Uğurcan Çakır’ın uzun pası, Barış Alper Yılmaz’ın topla süratli tren üzere gidişi, Yunus Akgün’ün Messivari golü damga vurdu.
İlk yarının uzatma anlarında bu defa İcardi sahneye çıktı.
Tekrar Uğurcan Çakır’ın uzun pasıyla gol geldi. Lakin İcardi’nin golünde Yunus Akgün’ün jeneriklik pasını ayakta alkışlamak lazım.
Galatasaray taraftarı da bunu yaptı zati. Yunus Akgün, dünkü maçta 1 gol, 1 asistle galibiyetin mimarı oldu. Oynadığı futbolla futbolseverlerin gözlerinin pasını sildi.
Uğurcan Çakır, Galatasaray’a geldiğinden sonra ayaklarını âlâ kullanma özelliğini keşfetti. Bunda Galatasaray kaleci antrenörünün de büyük hissesinin olduğunu düşünüyorum.
Uğurcan son maçlarda ayağı ile nokta atışı paslar veriyor. Hem de 50-60 metrelik paslar.
Galatasaray’ın dünkü iki golü işte Uğurcan’ın bu formdaki paslarıyla geldi.
Galatasaray, Torreira’nın uzaktan attığı golle durumu 3-0’a getirdikten sonra Okan Buruk, silahlarını kenara aldı.
Silahlar kenara gelince, ister istemez Galatasaray’da bir güç kaybı oldu ve Konyaspor’un Umut Nayir ile golü geldi. Bu golde Tunahan’ın asisti görülmeye bedeldi. Konyaspor attığı golden sonra Galatasaray kalesinde arka arda durumlar yakaladı. Ancak Uğurcan Çakır tesirli kurtarışlar yaparak grubunu ayakta tuttu.
Son üç dönemin şampiyonu Galatasaray, şampiyonluk yarışında çekiştiği Fenerbahçe ile puan farkını 6’ya çıkardı.
Hem de ligin daha 6. haftası oynanıyorken…
Galatasaray, bu dönem da kendi rekorlarını kırarak, yeni bir şampiyonluğa daha koşuyor!
Velhasıl kendisi ile yarışıyor Galatasaray!
MUSTAFA ÇULCU – ŞARK KÜLTÜRÜ!
Şampiyonlar Ligi’ne makus başlangıç yapan Galatasaray oyuna yürüyerek başladı.
Koşan didinen çabalayan Yunus maçı kopardı. Öyleki hem kendi yerine hem Sane hem de İcardi’nin yerine oynuyor. Torreira tek başına çok çalıştı didindi ve eforunu golle süsledi. Konyaspor gözü pek oynadı.
Rakibi 5-4-1 ile karşıladı. Oyunu hiç çirkinleştirmedi. Gücü bu kadar vasat oynayan Galatasaray’ı son çeyrek hariç zorlayamadı. Rakiplerin vasat futbolu Galatasaray’ı, Şampiyonlar Ligi’ne hazırlayamıyor.
Yasin Kol birinci kere RAMS Park’ta düdük çaldığı maçta duruma 7 metre aralıkta önü açık Torreira’nın Muleka’ya denetimsiz hareketini net görüyor fakat evvel yalnızca faul veriyor. Aaa 20 saniye sonra bir yerlerden vahiy(!) geliyor çat sarı çıkarıyor. 37 metre yanda önü kapalı olmasına karşın kelamım ona basmayı görüp hakemi “sarı” diye uyaran hakem işleri koordinatörü 1 numaralı yardımcı Bora Özkara’ya lazer yardımı hasebiyle “okey” işareti yapıyor. Biz de yedik!
Akıllara çabucak sanki 27 kilometre ötede Riva’da VAR çok mu çalışıyor sorusu geliyor? Yandan, uzaktan yardım gelmeyince Sallai ve Barış’a rakiplerin yüzüne yaptığı ellerin ve kolların yasa dışı kullanımından ötürü gösteremediği net sarı kartlar var.
Konyaspor’un penaltı beklediği Torreira’nın karnından seken top, sol kola geliyor penaltı olmaz. Aslında topta imaja nazaran dışarıdan çevriliyor.
Sallai’nin 67’de Muleka’ya denetimsiz faulü net sarı ancak hakem kartı pas geçti. Muleka faullerle dayak yedi, lakin Yasin Kol tedbir alamadı. Dayaktan bıkan Muleka bu sefer hesabı kendi kesmeye çalıştı!
Böylesine özel dayanak ve dizayna gerek yok, boşuna uğraşmayın tabi ki hakemlik yapacak lakin Yasin Kol’dan rol model hakem olmaz.
Olsa olsa şark kültürü bu kadar olur.
