Galatasaray çok zorlandı. Makus oynadılar, goller dışında durum bulamadılar, fakat ligin en yeterli kadrolarından biri olan Göztepe’yi yenmeyi başardılar. Tüm maç boyunca bakıyoruz, her ne kadar denetim Galatasaray’da olsa da Göztepe fazla konum bulamasa da eski Galatasaray’dan eser yoktu. Birinci yarı Galatasaray, Osimhen ile tartışmalı bir penaltı ile golü buldu. Bu golden sonra da Galatasaray’ın en düzgünlerinden biri olan ancak dün gece hiç de güzel oynamayan Sanchez, adamını kaçırdı ve Göztepe kapalı köşeden çok yeterli bir vuruşla beraberliği yakaladı. İkinci yarıdaki oyuna bakıyoruz, maçı asla domine edemeyen bir Galatasaray, durum üretemese de rahat oynayan bir Göztepe vardı ki alana Mertens-Yunus işbirliği çıktı. Mertens, Yunus’un önüne pas şiddeti harika bir top bıraktı, Yunus da dar açıdan kusursuz vurdu. Çok garip Galatasaray’ın bu kadar vasat oynarken maçı kazanması büsbütün bir futbol talihi. Zira Galatasaray’ın yıldız dediğimiz oyuncuları, topyekun dönem başındaki formlarından çok uzaklardı. Sonuçta bir pürüz daha geçildi. Hakem Alper Akarsu çok ancak çok makûs bir maç yönetti. Yalnızca Galatasaray lehine verdiği tartışmalı penaltı ya da Koray’ın elle oynamasına vermediği penaltıdan bahsetmiyorum, en ufak temasa bile faul çalan, adeta bir basketbol hakemi ideolojisinde maç yönetti.