Spor yazarları Galatasaray-Çaykur Rizespor maçını değerlendirdi
ZEKİ UZUNDURUKAN – ARSENALSARAY!
RAMS Park tribünlerindeki taraftarların 30 Ağustos Zafer Bayramı coşkusu görülmeye bedeldi. Gole kadar tek taraflı bir maç izledik. Galatasaray dalga dalga Çaykur Rizespor’un üzerine gitti. Karadeniz grubu yalnızca kalesini savunup, Galatasaray’ın oyununu bozmaya çalıştı. Skor tabelası değişene kadar da Galatasaray’ın Abdülkerim ile konuk grubun de Taha ile birer şutu direkten döndü. Sonrasında Galatasaray ismine bir ezber sahne aldı. Gabriel Sara ortaladı, Davinson Sanchez topu baş ile ağlara gönderdi. Sara kornerleri adeta bir penaltı üzere kullanmaya başladı.
Aslan, geçen dönemden beri adeta bir duran top canavarına dönüştü. Avrupa’da duran top konusunda nam salan Arsenal ile yarışır duruma geldi Cimbom! Sarı-kırmızılı grubun o denli bir duran top istatistiği var ki… Adeta baş döndürücü… Geçen dönemden beri 41 maçta 43 duran top golü attı Galatasaray… Futbolda duran topları düzgün kullanmanın meyvelerini topluyor Cimbom!
Galatasaray öne geçtikten sonra Çaykur Rizespor, bilhassa Taha’nın süratli ileri çıkışları ile Galatasaray kalesine gelmeye başladı. Çaykur Rizespor’un bu dirençli oyunu, Galatasaray’ın vites yükseltip, süratli oyuna evrilmesine pürüz oldu. Birinci yarıda Çaykur Rizespor’un fileleri bulan iki golü ofsayta takıldı. Kayserispor maçında mükemmel bir futbol ortaya koyan Leroy Sane, dünkü maçın bilhassa birinci yarısında etkisizdi. İkinci yarıya tahrip gücü yüksek bir futbolla başlayan ve topu süratli çeviren Galatasaray, ikinci golüne uzaylı forveti Osimhen ile ulaştı. Bu golde soldan ortayı kesen Abdülkerim Bardakcı’yı da alkışlamak lazım. Topu adeta Osimhen’in başına yapıştırdı. Osimhen de zati attığı golden sonra tribünlere ‘Beni değil, Abdülkerim’i alkışlayın’ işaretini yaptı.
Galatasaray, birinci yarıda da misal bir yanılgı yapmıştı, Leroy Sane’nin yanlışı Galatasaray kalesinde golle sonuçlanmıştı. Ancak durum ofsayttı. İkinci yarıda benzeri bir yanılgıyı bu defa Torreira yaptı. Kaptırdığı top, Çaykur Rizespor golüne dönüştü. Varesanovic affetmedi. Bu gol, Rams Park tribünlerini dolduran Galatasaray taraftarının bir anda gücünü düşürdü. Çaykur Rizespor golü bulduktan sonra yakaladığı öz inançla beraberlik için Galatasaray kalesine yüklendi. Sallai’nin maçın uzatma anlarında İcardi’ye ‘al da at’ tadındaki pası ve Arjantinli üstün golcünün fileleri havalandırmasıyla tribünler büyük coşku yaşadı.
İlhan Palut’u tebrik etmek lazım. Galatasaray’a karşı çok mert bir futbol oynattı grubuna. Bilhassa de ikinci yarıda. Galatasaray, tahminen çok uygun bir futbol ortaya koymadı; fakat farklı kazanmasını bildi. 4’te 4 yaptı. Barış Alper Yılmaz olmadan da takır takır galip geliyor Galatasaray! Lig, Galatasaray için adeta bir çocuk oyuncağına dönüştü. Asıl test maçları Şampiyonlar Ligi’nde. Bu Aslan, Şampiyonlar Ligi’nde de kükrer!
LEVENT TÜZEMEN – BARIŞ ARANIYOR
Galatasaray, Osimhen’e nazaran oynamıyor. Atletik, süratli, fizikli, güçlü ve deparlı bir santrforunuz varsa onu kanatlardan yapacağınız ortalarla ya da ortaya atacağınız final paslarıyla beslemeniz gerekir. Okan hocanın Rize önündeki takımına baktığımız vakit 5 oyuncunun sol, 5 oyuncunun da sağ ayaklı olduğunu gözlemledim. Birçok kulüpte bu çeşit istikrarları göremezsiniz.
Ancak kanatlarda vazife yapan Yunus ve Sane’nin sol ayaklı olmalarının yanı sıra kısa paslarla oynamaya çalışıp orta yapmayıp düşünmemeleri Osimhen’i maç uzunluğu olumsuz etkiledi. Geçen dönem Sallai ve Barış’tan Osimhen ziyadesiyle takviye almıştı. Osimhen, beklediği ortayı Abdülkerim’den aldı ve golünü attı. G.Saray, Barış’ı arıyor. Zira Barış’ın en büyük özelliği savaşçı olması, rakiple çaba etmesi ve kazanma hissini ön plana çıkarmasıydı.
Yönetim, Barış problemini çözebilirse Okan hocanın eli eskisi üzere güçlenir. Şampiyonlar Ligi arifesinde Barış’ın epey yıldır ekmek yediği kulübe de bir vefa borcu olduğunu düşünüyorum. Barış Şampiyonlar Ligi’ni oynamadan G.Saray’dan gitmemeli. İdare de Barış’ı ikna edebilecek ekonomik formülleri geliştirmeli.
Eğer Zaniolo gitmeyecekse Okan hoca onun suratını ve topu vuruş kalitesini daha fazla kullanmalı. Neden mi? Zira Sane beklenen form seviyesinde değil. Öteki bir formül de Singo sağ bekte vazife yapıp, Sallai kanatta kullanılmalı. Övdüğümüz Günay’ın yenilen golde Torreira’ya verdiği pas, akıl tutulmasıydı. Davinson 4.000 golüne imza atarak G.Saray tarihine ismini yazdırdı.
MUSTAFA ÇULCU – ÜRKEKLİĞE GEREK YOK
Rizespor kalabalık merkez savunma yapıyor ve topa sahip oldukları anda öne oynayarak atletik oyuncuları ile daima gol arıyorlar. Bir topları direkten iki golleri VAR dan döndü. Sara ve Sane akan oyunda hız ve orta pas açısından beklenen katkıyı sağlayamadılar. Galatasaray’ın bu oyunu bu galibiyet için kâfi olabilir ama Şampiyonlar ligi için asla kâfi değil.
Ali Yılmaz alanda, Onur Özütoprak VAR’da geçen hafta Trabzonspor-Antalyaspor maçında bilhassa Trabzon’un attığı ofsayt münasebeti ile iptal edilen golde hakikat uygulama yapmışlar ve başarılı bulunmuşlar ki bu akşam bu maçla ödüllendirildiler. Maçta eşleşen oyuncuların karşılıklı temaslarında faul tercihleri tartışılır. Oyunun başında Laci’ye denetimsiz giren Sallai’ye sarı göstermeliydi. Göstermedi.
Rizespor’un attığı VAR dan iptal edilen iki gol de ofsayt. Galatasaray’ın penaltı beklediği durumda top Hojer’in kalçasına çarpıyor devam gerçek. 49’da denetimsiz girişlerinden ötürü Lemina’ya sonra Laci’ye sarı göstermeliydi fakat göstermedi. 53’de Osimhen’e yaptığı faulde umut vaat eden atağı önlediği için Alikulov’a çıkan sarı yanlışsız. Ali Yılmaz bu kadar ürkekliğe tedirginliğe gerek yok. Her maç son maçınmış üzere yönetmelisin.
