ZEKİ UZUNDURUKAN – YANARDAĞ ORDUSU VICTOR OSIMHEN!

AZ Alkmaar mağlubiyeti sonrasında Galatasaray’ın Çaykur Rizespor deplasmanında nasıl bir tepki göstereceği merak konusuydu. Son derece temposuz, kanatları güzel kullanamayan ve konum üretmekte zorlanan bir Galatasaray izledik birinci yarıda… Sarı-kırmızılıların oyunun çabucak başında Ahmed Kutucu ile yakaladıkları bir konum vardı. Ahmed vurmak ile pas vermek ortasında gel-git yaşayınca durum da uçup gitmiş oldu. Çaykur Rizespor’un ise birinci yarıda Hojer, Akintola ve Abdülkadir Ömür ile yakaladığı gol konumları vardı. Karadeniz takımının Sowe ile bir topu da direkten döndü.

Galatasaray’da birinci yarıda Cuesta, Barış Alper, Mertens ve Ahmed Kutucu etkisizdi. Birinci yarıda işler yolunda gitmeyince, Okan Buruk’tan ataklar geldi. Okan hoca, Cuesta ve Mertens’i kenara alarak Eren Elmalı ve Sallai ile ikinci yarıya başladı. Galatasaray aradığı golü Osimhen ile buldu. Yeni transfer Frankowski’nin muazzam ortasında uygun yükselen Osimhen baş ile topu ağlara gönderdi. Golden sonra Çaykur Rizespor Galatasaray’ın üzerine gelmeye başladı. Abdülkadir Ömür kaptığı bir topla Akintola’yı gördü. Bu futbolcunun ceza alanına ortasında Ali Sowe topu Galatasaray filelerine gönderdi.

Okan Buruk, birinci yarının etkisiz isimlerinden birini daha (Ahmed Kutucu’yu) oyundan alarak, Lemina’yı alana sürdü. Çaykur Rizespor’un flaş transferi Abdülkadir Ömür oynadığı 71 dakika boyunca muazzam bir futbol ortaya koydu. Türk Messi, ekibinin bütün atak başlangıçlarında baş rolü oynadı. Galatasaray, maç boyunca Akintola’yı durdurmakta zorlandı. Lemina oyuna girdikten sonra Galatasaray üst üste konumlar yakalamaya başladı.

Barış Alper Yılmaz’da büyük düşüş var. Oyun içinde çok şeyler yapmak istiyor, ancak talihi da yardım etmiyor kendisine… Gabriel Sara’nın sakatlık dönüşü güzel olmadı. Eski gücü ve tesirli pasları yok haftalardır. Dün de çok çalışmasına karşın atakta etkisizdi. Hatta kaçırdığı net bir gol konumu da vardı. Fakat galibiyet golünde de korneri kullanan isimdi Sara. Hakem Zorbay Küçük berbat bir maç yönetti. Birinci yarıda gole giden Osimhen’e Alikulov’un yaptığı kartlık bir faul vardı. Hakem bu konumu devam ettirdi.

81’de Papanikolaou’nun Osimhen’e bir hareketi vardı. Bu konum da kartlıktı. Zorbay Küçük tekrar kartını çıkarmadı. İkinci yarıda da Sara’ya ceza alanında yapılan hareket penaltıydı. Enteresan bir halde VAR da devreye girmedi. Maçın hakemi Zorbay Küçük, Galatasaraylı oyunculara adeta göz açtırmadı. Ancak Galatasaray maçı kazanmasını bildi.

Oyunun son anlarında Galatasaray’ın golü maçın yıldızı Osimhen’den geldi. Sara’nın kullandığı kornerde Lemina topu aşırttı. Osimhen tamamladı. Osimhen, 90 dakika boyunca adeta tek başına bir yanardağ ordusu üzereydi. Galatasaray şampiyonluk yolunda çok güç bir deplasmandan 3 puanla dönmesini bildi. Aslan Cimbom, AZ Alkmaar rövanşı için moral depolarken, Fenerbahçe derbisi öncesinde 6 puanlık avantajını da korumuş oldu.

LEVENT TÜZEMEN – RUHSAL BASKI

G. Saray’ın yaptığı son transferlerden sonra Okan Buruk, her maça üçlü savunma ile başlamamalı. Bu üçlü anlayışı yüzünden G.Saray birinci yarıda Rizespor’a karşı etkisiz oynadı, tek isabetli şut atmadı. Durum bile üretemedi. Alanda tek başına çaba eden kişi Abdülkerim oldu. Barış Alper’in kadro oyunundan uzak kendi ile savaşması rakibi sırtına alarak ısrarla çalım atması gruba ziyan verdi.

Üçlü oynayınca elindeki kimi kıymetli oyuncuları kaybediyorsun. İkinci yarı Okan Buruk üçlüden vazgeçip hakikat bir karar ile dörtlü defansa geçince G.Saray kendine geldi. Sallai-Eren ve Lemina’nın oyuna girmeleri G.Saray’ın Rizespor kalesinde ziyadesiyle durum üretmesini sağladı. 2. yarının çabucak başında Frankowski’nin harika ortasına Osimhen’in baş ile vuruşu, galibiyet kapısını açtı.

Zaferi yaşarken dikkati kaybetmemek gerekir. 7 dakika sonra Rize’nin Sowe ile attığı gol G.Saray savunmasının zaafı, Sanchez’in ferdi yanlışıydı. Beraberlikten sonra G.Saray tüm çizgileri ile Rizespor kalesine yüklendi, kanatlardan tesirli bindirmeler yaptı lakin son vuruşlarda isabeti tutturamadı.

Keşke Okan Buruk oyuna yaptığı değişikliklerden oluşan birinci 11 ile başlasaydı, dörtlü savunmayı kullansaydı. Bir atasözü şöyle der: Sıcağa kar dayanmaz! G.Saray’ın Rize kalesinde kurduğu baskı sonunda meyvesini verdi, gecenin en çalışkanı Osimhen galibiyet golü ile rakibe ruhsal baskı yolladı. Ve derbiye G.Saray’ın 6 puanla çıkmasını sağladı.

MUSTAFA ÇULCU – MAJÖR YANILGI YOKTU

Oyun tempolu ve çekişmeli başladı. Rizespor yeterli kapanıp, Akintola ve Sowe ile kontratak arıyor, vakit zaman önde pres yapıyor. Galatasaray topu öne taşımakta ve önde tutmakta zorlanıyor. Ne bir kanat tertibi ne de merkez atak kombinasyonu yok. Klasik vur topu Osimhen’e… Bak ne yapacak diye.

İlk yarıda rakip ceza alanında çok az topla buluştu ve isabetli şutu yok. Galatasaray’ın şifreleri çözülmüş oyunda kuramıyor baskı da. Güya oyuncuların gözündeki ışık kaybolmuş. Rizespor âlâ savundu, gerideki boşlukları kovaladı, golü de buldu. Galatasaray makus oyununa karşın derbi öncesi zorlandı fakat çok kıymetli bir galibiyet aldı.

Ülke hakemliği yıllardır Zorbay Küçük’e sahip çıktığı kadar hiçbir hakeme sahip çıkmadı. Sakatlık devrinde tedavisini üstlendi, düzgünleşmesini bekledi, sahiplendi. Sonra FIFA yapıldı. Kendi kusurlarından FIFA’dan düştü, bir yıl sonra tekrar FIFA yaptılar. Lakin o bunun karşılığını vermek yerine ona gereksinim olduğu anlarda kolayı seçti, birtakım ekiplerin maçına kendi isteği ile çıkmadı. Buna onay verenleri de sorgulamak lazım. Nihayet 402 gün sonra birinci kere bir Galatasaray maçına çıkınca huzursuz ve gergindi.

Osimhen- Alikulov koşu yoluna önüne ayak koydu faul ve sarı olmalıydı, faul dahi vermedi. Bir FIFA hakemi için kabul görmeyen gereksiz, tutarsız, şerbetleme fauller çaldı. Osimhen başa yükselen, Alikulov altta kalan, faul yok gol pak. Olawoyin- Sara konumunda Galatasaray penaltı bekledi. Hakem inanmadı devam dedi. Benim de görüşüm devam. VAR karışmaz. Derbi öncesi oyuncular maçta sakindi, majör yanılgı olmadı, hakemin işini kolaylaştırdı.